L'art D'aimer, 2011 (The Art of Love)

 

Tür: Romantik, Komedi
IMDb: 6,1
Yönetmen: Emmanuel Mouret


Aşkların, ilişkilerin ve insanların her zaman ve her yerde farklı olabileceğini belki de milyonlarca kez konuşmuşuzdur. Sıradaki hikayemiz, izleyenler için Paris Je'taime, Tatlım Tatlım tarzı; izlemeyenler içinse step by step ilerleyebileceğiniz ve birçok hikayeyi art arda görebileceğiniz bir hikaye. 
Aşk aynı aşk -kelime olarak- ama değil 10 farklı hikaye; 3000 farklı hikaye bile yazılabilir üzerine. 




Olmanız gerektiği zamanda aşık olursunuz. İçinizde farklı bir müzik başlar ve eğer karşılıklıysa bu bir müzik eserine dönüşür. Ben, teşekkür ederim hayatımdaki müziğe. 
Gelelim hikayemize.
Tek istediğim birinin bana Fransada işlerin nasıl döndüğünü anlatması. Desin ki; onlar sadece film... Çünkü ben artık filmlerdeki gibi olduğuna inanmalı mıyım bilmiyorum. 
Ve şiir gibi bir diliniz varken "seni seviyorum" demek neden je t'aime?!




Sağlık, para, aşk, arkadaşlar... her şey tamamken bile bir şeyler eksiktir bazen. Olay sadece bir amaç olmadan yaşamak eksikliği belki, belki tutku, belki bir başka şey. Bunu hisseden herkesi sevgiyle kucaklıyorum. Bu his var ve yalnız değilsiniz. Tehlike yokken aldığınız haz daha az olurmuş; biraz daha sabır




Birinin sağladığı özgürlük sizi zincirler mi? Hiç düşündünüz mü bu paradoksu bilemiyorum ama sanırım hak vereceğiniz bir ilişki olacak. Kıskanmamayı başarmak diye bir şey de yoktur sanırım; onu hiç hissetmemek vardır. İlki zor; ikincisi mutlak mutluluktur. 




Arzular içimizde bir ağacın yaprakları gibi fışkırır ve onlara dur demek mi bizi yüceltir peşinden gitmek mi? Çoğunlukla bizi aşka gözlerimiz yönlendirir. Bazen de yanıltır. 
Frida Kahlo, "Sadece yaşamayanlar ölürler" der. İşte farklılıklarımızdan biri daha. 
 

Bu filmin sonunda benim düşündüğüm bir şey daha var: Woody Allen, geldiysen üç kere vur!



Tüm benzersiz aşklara saygıyla izleyiniz.
 

0 Comments